AWS Bulut Dönüşümü: Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV)

TEGV Tanıtımı

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), ülke genelindeki çocuklara eşit ve kaliteli eğitim imkânları sunmaya adanmış bir sivil toplum kuruluşudur. 1995 yılında Suna Kıraç ve eğitimin her şeyin başı olduğuna inanan bir grup hayırsever tarafından kurulan TEGV, kurulduğu günden bu yana “Bir çocuk değişir, Türkiye gelişir” anlayışıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Yaklaşık otuz yıllık tarihinde Türkiye’nin eğitim alanında en yaygın faaliyet gösteren STK’sı haline gelen vakıf, ilköğretim çağındaki çocuklara (6-14 yaş) yönelik örgün eğitim dışında kalan programlara odaklanmaktadır. TEGV, devlet müfredatını tamamlayıcı nitelikte, bilim, matematik, sanat, kodlama ve yabancı dil gibi alanlarda okul sonrası eğitim programları sunar. Vakıf; 25 ilde kurduğu 6 Eğitim Kampüsü, 35 Öğrenim Birimi ve 26 mobil “Ateşböceği” Öğrenim Birimiyle, özellikle eğitim olanaklarının kısıtlı olduğu dezavantajlı bölgelere ulaşmaktadır. Kuruluşundan bu yana 90.000’i aşkın gönüllünün desteğiyle 3 milyondan fazla çocuğa nitelikli eğitim deneyimleri kazandırmıştır. Halen yılda yaklaşık 190.000 çocuk TEGV’in programlarından faydalanmaktadır. TEGV’in eğitim felsefesi, çocukların donanımlı, yaratıcı ve meraklı bireyler olarak yetişmesini ve modern, evrensel değerleri benimsemelerini sağlamaktır. Tüm faaliyetler ücretsiz olarak sunulmakta; güçlü bir gönüllü modeli ve kamu desteği ile yürütülmektedir. Vakfın temel misyonu eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak, vizyonu ise Türkiye’deki her çocuğun nitelikli öğrenim fırsatına erişebilmesidir.

Karşılaşılan Zorluklar

TEGV erişimini genişlettikçe, dijital altyapısını çocuklara daha iyi hizmet verecek ve gönüllüleri destekleyecek şekilde dönüştürme baskısı ortaya çıktı. Özellikle TEGV Akademi’nin (TEGV’in çevrimiçi öğrenim platformu) hayata geçirilmesi, teknolojiyi ölçeklendirme ve modernize etme konusunda bir dizi zorluğu gözler önüne serdi:

• Ölçeklenebilirlik ve Eşzamanlı Kullanıcılar: Mevcut eski platform tek bir sunucuda çalışan monolitik bir uygulamaydı ve ani trafik artışlarını karşılamakta zorlanıyordu. Yoğun kullanım dönemlerinde (özellikle okul çıkış saatleri veya ülke çapındaki kampanyalar sırasında) sistem ölçeklenemediği için aynı anda platformu kullanabilecek öğrenci ve gönüllü sayısı sınırlı kalıyordu. TEGV, artan talebi (özellikle COVID-19 pandemisi sonrasında uzaktan eğitime ilginin artmasıyla) karşılayabilmek ve potansiyel olarak on binlerce eşzamanlı kullanıcıyı destekleyebilmek için isteğe bağlı ölçeklenebilen bir mimariye ihtiyaç duyuyordu.

• Video Dağıtımı ve İçerik Performansı: TEGV Akademi’nin çekirdeğinde zengin multimedya içerikleri – eğitim videoları, etkileşimli dersler ve canlı oturumlar – yer alır. Önceki yapı videoları basit formatlarda sunuyor, bu da istenmeyen yavaş yüklenme problemlerine yol açıyordu. Özellikle kırsal bölgelerde veya düşük bant genişliğine sahip mahallelerdeki çocuklar bu durumdan olumsuz etkileniyordu. Platformun, tüm kullanıcılar için hızlı ve akıcı video akışı sağlayacak daha verimli bir içerik dağıtım yöntemine ihtiyacı vardı. Modern yayın standartlarını (örneğin uyarlanabilir bit hızı akışı) destekleyen bir çözüm sayesinde, bağlantısı yavaş olanlar bile kesintiye uğramadan platformdan yararlanabilecekti.

• Operasyonel Yük ve Bakım Kolaylığı: Monolitik ortamın bakımı ciddi düzeyde manuel çaba gerektiriyordu. Güncellemeler veya yeni özelliklerin yaygınlaştırılması zahmetliydi ve genellikle kesinti sürelerine yol açıyordu. Sıkı biçimde birbirine bağlı mimari, sistemin bir bölümünde değişiklik yapmayı veya sorun gidermeyi tüm sistemi etkilemeden neredeyse imkânsız hale getiriyordu. Küçük bir BT ekibine sahip TEGV, yönetilen servisleri ve otomasyonu devreye alarak operasyonel yükü azaltmayı hedefledi. Sunucu yönetimi, yazılım güncellemeleri ve ölçeklendirme gibi görevleri basitleştirip otomatik hale getirecek, böylece ekip sürekli altyapı sorunlarıyla boğuşmak yerine eğitim içeriklerini iyileştirmeye odaklanabilecek bir çözüme ihtiyaç vardı.

• Güvenlik ve Güvenilirlik: TEGV, çocuklara hizmet veriyor ve öğrenci bilgileri, gönüllü verileri, eğitim içerikleri gibi hassas verilerle çalışıyordu; dolayısıyla güvenlik en önemli öncelikti. Platformun siber saldırılara karşı korunması ve mahremiyetin sağlanması şarttı. TEGV, önceki ortamın güvenlik duruşunu günümüz standartlarına yükseltmek istiyordu. Ek olarak, yüksek erişilebilirlik de kritik bir konuydu – herhangi bir kesinti veya hizmet dışı kalma durumu, çocukların eğitime erişimini doğrudan kesintiye uğratıyordu. Bu nedenle verileri koruyacak ve kesintisiz bir öğrenme deneyimi sunacak, güvenliği sağlam ve güvenilirliği yüksek bir çözüm gerekliydi.

2024 yılına gelindiğinde, bu zorlukların üstesinden gelmek ve beklentileri karşılamak için dijital bir dönüşümün şart olduğu ortaya çıktı. TEGV yönetimi, TEGV Akademi’yi modernize etmek üzere bulut odaklı bir yaklaşıma geçmeye karar verdi. 2025 yılında TEGV, bir AWS Advanced Services Partner olan Sufle ile stratejik bir iş birliğine girerek platformun altyapısını yenileme çalışmalarına başladı. Hedef, ölçeklenebilirliği sorunsuz, içerik iletimini hızlı, operasyonları verimli ve güvenliği güçlü bir çözüm oluşturarak bulut üzerinden daha fazla çocuğa kaliteli eğitim ulaştırmaktı.

Çözüm

Bu zorlukları gidermek için ekip, Amazon Web Services (AWS) üzerinde modern bir mimari tasarlayarak TEGV Akademi’yi ölçeklenebilir, güvenli ve yüksek performanslı bir platforma dönüştürdü. Çözüm, bir dizi AWS yönetilen hizmetini kullanıyor ve bulut mimarisi için en iyi uygulamaları takip ediyor. AWS tabanlı çözümün ana bileşenleri şunlardır:

• Amazon ECS ve AWS Fargate: TEGV Akademi uygulaması konteynerleştirildi ve Amazon Elastic Container Service (ECS) üzerinde AWS Fargate kullanılarak dağıtıldı. Bu sunucusuz konteyner yaklaşımı, TEGV’nin herhangi bir EC2 sunucusu yönetmek zorunda kalmadan konteynerlerini çalıştırmasına ve ölçeklendirmesine imkân veriyor. Uygulama artık durumsuz (stateless) bir mimariye sahip; artan yükü karşılamak için otomatik olarak ölçekleniyor, düşük kullanım dönemlerinde ise ölçeğini küçülterek kaynakları verimli kullanıyor. ECS Fargate, görev yerleşimi, otomatik ölçeklendirme ve yük dengeleme işlemlerini yerleşik olarak orkestre ederek operasyonları basitleştiriyor ve güvenilirliği artırıyor.

• Amazon RDS for MySQL: Platformun arka uç veritabanı, MySQL kullanan Amazon Relational Database Service (RDS)’e taşındı. Amazon RDS, yedekleme, yamalama ve hata durumunda otomatik geçiş (failover) gibi görevleri otomatikleştirerek yönetilen ve yüksek erişilebilirliğe sahip bir veritabanı çözümü sunuyor. MySQL veritabanında içerik meta verileri ve diğer uygulama verileri tutuluyor; artık kesinti olmadan ihtiyaç duyuldukça depolama alanı veya işlem kapasitesi kolaylıkla ölçeklendirilebiliyor.

• Amazon S3 (Simple Storage Service): Tüm statik içerik ve eğitim medyası (videolar, PDF’ler, görseller vb.) Amazon S3 üzerinde depolanıyor. S3, pratikte sınırsız ve son derece dayanıklı bir depolama alanı sağlıyor. S3, eğitim videoları ve dosya indirmeleri için içerik kaynağı (origin) görevi görüyor. İçerik depolamanın S3’e aktarılmasıyla web uygulaması sunucularının büyük dosyaları sunma yükü ortadan kalktı ve S3’ün yüksek bant genişliği kapasitesi sayesinde birçok kullanıcı aynı anda materyallere sorunsuz erişebiliyor. S3’ün CloudFront ile entegrasyonu medya ağırlıklı TEGV Akademi ihtiyaçları için ideal bir çözüm sunuyor.

• Amazon CloudFront: İçeriklerin Türkiye ve ötesine hızlı bir şekilde ulaştırılması için, S3 ve web uygulamasının önünde bir AWS İçerik Dağıtım Ağı (CDN) hizmeti olan Amazon CloudFront kullanılıyor. CloudFront’un Türkiye’deki uç (edge) noktaları, içeriği kullanıcılara daha yakın konumlarda önbelleğe alarak video ve statik varlıkların yüklenme sürelerini belirgin ölçüde azalttı. Örneğin, uzak bir kasabada yaşayan bir öğrenci bir ders videosu istediğinde, içerik merkezi sunucudan değil, kendisine en yakın CloudFront noktasından iletiliyor; bu da gecikmeyi milisaniyeler seviyesine indiriyor. Bu sayede platformun tepki süresi ve kullanıcı deneyimi dramatik biçimde iyileşti.

• AWS WAF (Web Application Firewall): Web uygulamasının güvenliği AWS WAF ile güçlendirildi; AWS WAF, TEGV Akademi’yi yaygın web açıklarından ve saldırılardan koruyor. AWS WAF, kötü niyetli trafiği (örneğin SQL enjeksiyonu girişimleri, XSS saldırıları veya bot istekleri) uygulamaya ulaşmadan önce filtreleyerek önemli bir savunma katmanı ekliyor. Bu, çocuklar için güvenli bir çevrimiçi ortam sağlamak ve hassas verileri korumak açısından kritik bir adımdı.

• AWS Certificate Manager (ACM): Kullanıcı etkileşimlerini şifrelemek ve verileri aktarım sırasında korumak için AWS Certificate Manager, platformun alan adları için SSL/TLS sertifikalarını yönetiyor. TEGV, ACM sayesinde elle sertifika sağlama veya yenileme ile uğraşmadan TEGV Akademi’de güvenli HTTPS bağlantıları sunabiliyor. ACM, sertifikaları otomatik olarak yenileyerek kesintisiz şifreleme sağlıyor ve güncel veri koruma standartlarını karşılamaya yardımcı oluyor.

• Amazon CloudWatch ve AWS CloudTrail: İzleme ve gözlemlenebilirlik için çözüm, Amazon CloudWatch’tan yararlanarak metrikleri (CPU, bellek kullanımı, gecikme süreleri vb.), log dosyalarını topluyor ve alarmlar kuruyor. Bu sayede BT ekibi, platformun sağlık ve performansını gerçek zamanlı olarak izleyebiliyor; herhangi bir metrik sınırın dışına çıktığında (örneğin trafik aniden artar ve CPU kullanımı yükselirse) uyarı alıyorlar. Ayrıca AWS CloudTrail, yönetişim ve denetim amacıyla etkinleştirildi – ortamda yapılan tüm AWS API çağrıları ve değişiklikler CloudTrail tarafından kaydediliyor. CloudWatch ve CloudTrail birlikte, sistemin davranışları üzerinde tam bir görünürlük ve değişikliklerin kayıt altına alınmasını sağlayarak, hem sorun giderme süreçlerinde hem de güvenlik denetimlerinde hayati bir rol oynuyor.

• GitHub Actions ile CI/CD Pipeline: Geliştirme süreci, GitHub Actions kullanılarak Sürekli Entegrasyon ve Sürekli Dağıtım (CI/CD) yaklaşımıyla modernize edildi. Uygulamanın kaynak kodu GitHub’da yönetiliyor ve her kod değişikliği, otomatik derleme ve test iş akışlarını tetikliyor. Testleri geçen güncellemeler, GitHub Actions aracılığıyla AWS ortamına dağıtılıyor. Bu pipeline yayın sürecini uçtan uca otomatikleştiriyor; TEGV böylece yeni özellikleri, içerik güncellemelerini veya hata düzeltmelerini çok daha hızlı ve güvenilir bir biçimde kullanıma alabiliyor. AWS servisleriyle entegrasyon iş akışına dâhil edilerek tek tuşla sorunsuz bir dağıtım süreci elde edildi.

Genel olarak bu AWS tabanlı çözüm, TEGV’ye esnek ve sağlam bir altyapı sağladı. Tasarım, sunucusuz ve yönetilen servisleri ön plana çıkararak manuel altyapı yönetimi ihtiyacını en aza indiriyor. Konteynerleşme ve mikroservis prensiplerinin benimsenmesi, uygulamanın her parçasının bağımsız olarak ölçeklenebilmesini ve çalışabilmesini sağladı; bu da arızalara karşı daha izole ve kolay ölçeklenir bir yapı oluşturdu. CloudFront ve S3’ün kullanılması doğrudan içerik dağıtımı sorununu çözüme kavuştururken, WAF ve ACM gibi hizmetler güvenliği sağlamlaştırdı. Özellikle GitHub Actions tabanlı CI/CD pipeline ve AWS araçlarının kullanılması, platformun sürekli çeviklik kazanmasını sağladı, TEGV artık platformunu istikrardan ödün vermeden sürekli geliştirebiliyor ve evrimleştirebiliyor.

Geçiş ve Modernizasyon Süreci

TEGV’nin monolitik mimariden bulut tabanlı bir platforma geçiş yolculuğu, dikkatli bir planlamayla aşamalı olarak hayata geçirildi. Modernizasyon süreci sadece teknolojik geçişi değil, aynı zamanda DevOps odaklı bir kültürel değişimi de içeriyordu. Uygulama ve dönüşüm sürecinin önemli aşamaları şunlardır:

• Monolitten Mikroservislere Geçiş: Orijinal TEGV Akademi uygulaması, bir veri merkezindeki tek bir sunucuda çalışan yekpare (monolitik) bir kod tabanıydı. İlk adım olarak uygulama konteynerleştirildi ve kritik işlevler mümkün oldukça ayrı servislere ayrıldı. Sufle’nin rehberliğinde geliştirme ekibi, uygulamanın bazı bölümlerini durumsuz ve modüler olacak şekilde yeniden yapılandırdı. Örneğin, ön uç (frontend) ve arka uç (backend) bileşenleri birbirinden ayrıştırıldı; arka plandaki görevler veya medya işleme işlemleri ayrı konteyner görevleri olarak düzenlendi. Uygulama daha sonra Docker konteynerleri şeklinde paketlendi. Bu konteynerlerin Amazon ECS Fargate üzerinde devreye alınmasıyla TEGV, sunucu yönetme ihtiyacını ortadan kaldırdı – konteyner orkestrasyonu, görevleri küme içinde otomatik olarak konumlandırıyor ve talep arttığında daha fazla görev çalıştırıyor. Uygulamanın durumsuz tasarımı sayesinde herhangi bir konteyner, herhangi bir kullanıcı oturumunu eşit şekilde işleyebiliyor; bu da yük dengeleyici arkasında kolay ölçeklenebilirlik anlamına geliyor. Bu geçiş, güvenilirliği anında artırdı: bir konteyner beklenmedik şekilde hizmet dışı kalsa bile diğerleri kullanıcıları kesintisiz olarak hizmet vermeye devam ediyor ve ECS başarısız olan görevi otomatik olarak yenisiyle değiştiriyor.

• Altyapının Kod ile Yönetimi ve Ortam Ayrımı: Modernizasyon kapsamında ekip, Infrastructure as Code (IaC) yaklaşımını AWS CloudFormation gibi araçlarla hayata geçirdi. Tüm sistem bileşenleri – ECS görev tanımları, RDS yapılandırmaları, VPC ağ ayarları ve güvenlik kuralları dâhil – kod olarak tanımlandı. Bu sayede geliştirme, test ve üretim için birbirinin aynısı olacak şekilde ayrı ortamlar oluşturulabildi. TEGV artık, yeni özelliklerin önce CI/CD pipeline dağıtılıp denendiği bir geliştirme ortamına sahip. Doğrulanan değişiklikler, aynı IaC şablonlarıyla canlı ortamına uygulanıyor. Bu ortam ayrımı, eski sistemde yaşanan canlıda test yapma ya da tutarsız ortamlar nedeniyle ortaya çıkan hataları büyük ölçüde ortadan kaldırdı ve riskleri azalttı.

• Gelişmiş Güvenlik ve İzleme Uygulamaları: Geçiş sırasında uçtan uca güvenliği güçlendirmek üzere özel önlemler alındı. AWS WAF, TEGV Akademi’nin kullanım eğilimlerine göre özelleştirilmiş kurallarla yapılandırıldı. AWS Identity and Access Management (IAM) rolleri ve politikaları en az ayrıcalık ilkesine uygun hale getirilerek her servis ve ekip üyesine sadece gerekli yetkiler tanımlandı. Tüm hassas bilgiler (veritabanı parolaları, API anahtarları vb.), yapılandırma dosyalarından AWS Secrets Manager veya Parameter Store’a taşındı. İzleme tarafında, CloudWatch üzerinde gösterge panoları oluşturularak kullanıcı trafiği, hata oranları, konteynerlerin CPU/bellek kullanımı, video akış performansı (ör. arabelleğe alma oranı) gibi kritik metrikler görselleştirildi. Herhangi bir anormal durumda (örneğin hata dönüşlerinde ani artış ya da performansta beklenmedik düşüş) ekip anında haberdar edilerek proaktif müdahale imkânı buluyor. CloudTrail günlükleri düzenli olarak gözden geçirilerek olağan dışı aktiviteler tespit ediliyor ve ekip bu kayıtlar üzerinden olay müdahale tatbikatları gerçekleştiriyor. Özetle AWS’ye geçiş, TEGV’e eskiden sahip olmadığı kurumsal seviyede güvenlik ve izleme araçları sunarak, bu kritik eğitim platformunu yüksek güvenlikle işletme konusunda ekibe büyük bir güvence verdi.

Bu adımlarla TEGV, platformunu kesintiye yol açmadan modernize etmeyi başardı. Geçiş kademeli olarak yürütüldü ve son kullanıcılar için fark edilmez derecede sorunsuz gerçekleşti: çocuklar ve gönüllüler platformun hızlandığını ve daha güvenilir hale geldiğini hissettiler, ancak dönüşüm esnasında ciddi bir kesinti yaşamadılar. TEGV’in BT ekibi ile AWS partneri bulut mühendislerinin yakın iş birliği, bilgi transferini de mümkün kıldı; böylece TEGV ekibi artık yeni platformu kendi kendine işletip geliştirebilecek yetkinliğe ulaştı. Bulut tabanlı teknolojileri ve DevOps uygulamalarını benimseyen TEGV Akademi, dayanıklı ve kolay yönetilebilir bir sistem olarak, organizasyonun ihtiyaçlarıyla birlikte büyümeye hazır hale geldi.

Etki ve Sonuçlar

TEGV Akademi’nin AWS bulutuna taşınması, hem teknik performans hem de kurumsal kapasite açısından önemli ve ölçülebilir sonuçlar doğurdu. Uygulamanın devreye alınmasından birkaç ay sonra, proje başarısını ortaya koyan çarpıcı iyileşmeler kaydedildi. Öne çıkan sonuçlar şunlardır:

• Daha Hızlı İçerik Teslimi: Amazon CloudFront ve S3 entegrasyonu sayesinde platformun içerik yükleme hızları belirgin biçimde arttı. TEGV, web sayfalarının ve videoların yüklenme sürelerinde yaklaşık %50 oranında iyileşme gözlemledi. Önceden uzun sürede açılan ders videoları artık çoğu kullanıcı için neredeyse anında başlıyor; bu da çocukların dikkatini sürdürmelerine yardımcı olarak bekleme kaynaklı hayal kırıklığını ortadan kaldırıyor. Bu hızlanma, özellikle uzak bölgelerdeki kullanıcılar için dikkat çekici, içeriğin uç noktalardan sunulması sayesinde Türkiye’nin ücra köşelerindeki bir çocuk bile, büyük şehirdeki bir çocukla neredeyse aynı hızda videoları izleyebiliyor.

• Artan Eşzamanlı Kullanıcı Kapasitesi: Yeni ölçeklenebilir mimari sayesinde platform artık çok daha fazla sayıda kullanıcıyı aynı anda ağırlayabiliyor. Platform, önceki altyapının yaklaşık 2,5 katı (yani %150 fazlası) eşzamanlı kullanıcıya hizmet verebiliyor. Bu sayede, çok sayıda öğrencinin eşzamanlı olarak çevrimiçi kurslara katılması veya video akışlarını izlemesi (örneğin ülke çapında düzenlenen canlı bir etkinlik esnasında ya da yeni bir eğitim modülü yayımlandığında) sistemi artık zorlamıyor. TEGV, altyapısının talebi karşılayacağından emin bir şekilde, hedef kitlesini genişleten programlar planlayabiliyor ve hayata geçirebiliyor.

• Hızlandırılmış Dağıtım Döngüsü: CI/CD ve modern DevOps düzeni, yazılım güncelleme sürecini büyük ölçüde hızlandırdı. TEGV, yeni sürüm ve güncellemeleri eskisine kıyasla %60 daha hızlı şekilde yayınlar hale geldi; önceden günler süren veya haftalık aralıklarla yapılan dağıtım işlemleri şimdi birkaç saat içinde tamamlanabiliyor. Bu da vakfın yeni eğitim içeriklerini veya platform özelliklerini çok daha sık ve hızlı bir şekilde kullanıma alabileceği anlamına geliyor. Ekip, geri bildirimlere ve gelişen ihtiyaçlara hızla tepki verebiliyor – örneğin yeni bir eğitim modülü eklemek veya bir güvenlik yamasını uygulamak, eskiden olduğu gibi uzun planlamalar ve kesintiler gerektirmeden rutin bir iş haline geldi.

• Azalan Kesinti Süresi ve Artan Güvenilirlik: AWS’nin sunduğu yüksek erişilebilirlik özellikleri ve durumsuz mimarinin birleşimi, platformu çok daha dayanıklı hale getirdi. TEGV, kesinti yaşanan olaylarda %70’e varan azalma gördü. Bu pratikte, platformun artık hedeflenen çalışma süresi (uptime) beklentilerini rahatlıkla karşıladığı ve yüksek erişilebilirlik sağladığı anlamına geliyor. Herhangi bir zamanda çocuklar ve gönüllüler platforma erişebiliyorlar; çünkü bakım veya arıza durumları eskisine göre çok daha seyrek ve kısa süreli. Hatta dağıtım ve bakım işlemleri bile çoğunlukla sıfır kesinti ile gerçekleştiriliyor.

• Gelişmiş Video Yayın Kalitesi: CloudFront entegrasyonu sayesinde TEGV Akademi’deki video tabanlı öğrenme deneyimi gözle görülür biçimde iyileşti. Platform, yüksek kalite video yayını izleyebilen kullanıcı oranında %35’lik bir artış tespit etti – yani artık çok daha yüksek bir kitle, eğitim videolarını yüksek çözünürlükte, takılma yaşamadan izleyebiliyor. Uyarlanabilir akış teknolojisi, iyi internet bağlantısına sahip olanlara mümkün olan en yüksek kalitede yayını otomatik sunarken, bağlantısı daha zayıf olanlara da en uygun kaliteyi kesintisiz olarak sağladı. Bu metrik, daha fazla sayıda çocuğun net ve berrak eğitim videoları deneyimlediğini gösteriyor ki bu da onların derse katılımını ve içeriği anlama düzeylerini artırıyor.

Bunların ötesinde, TEGV topluluğundan gelen nitel geri bildirimler de son derece olumluydu. Gönüllüler, sanal sınıflarda artık sistemden kaynaklı gecikme veya kesinti yaşanmadığını belirtirken; veliler, çocuklarının videoların takılması konusunda artık şikâyetçi olmadığını aktarıyor. AWS destekli çözüm, eskiden öğrenme deneyimini aksatabilen teknolojik engelleri ortadan kaldırmış oldu.

Sosyal ve Eğitsel Değer

Teknik iyileştirmeler doğrudan TEGV’nin sosyal etkisine ve eğitim alanındaki değer yaratma kapasitesine yansımıştır. Yeni platform yetkinlikleri sayesinde TEGV, artık ülke genelinde daha fazla öğrenciye ulaşabiliyor. Güçlü dijital platform, coğrafi engelleri adeta ortadan kaldırdı – küçük bir köydeki bir çocuk, artık büyük şehirdeki yaşıtıyla aynı kalitede eğitsel bir videoyu izleyebiliyor. Bu, eğitimde fırsat eşitliğini sağlama yolunda önemli bir kazanımdır. Nitekim TEGV, dijital platformu güçlendirmek ve dezavantajlı bölgelere tablet sağlamak gibi girişimleriyle “eğitimde fırsat eşitliği sağlamak” için çalıştığını her fırsatta vurgulamaktadır. Modernize edilen TEGV Akademi, bu eşitliği geniş ölçekte mümkün kılan bir araç haline gelmiştir.

CloudFront üzerinden kesintisiz bir şekilde iletilen etkileşimli ve yüksek kaliteli içerikler, çocukların öğrenme ilgisini canlı tutuyor. Örneğin, bir fen deneyini gösteren video veya bir kodlama eğitimi artık yüksek çözünürlükte sorunsuz izlenebiliyor; ardından gelen interaktif alıştırmalar ve sınavlar aksama olmadan çalışıyor. Eski altyapıda zor olan bu tür sürükleyici öğrenme deneyimleri, yeni platform sayesinde gerçeğe dönüştü. Bu sayede TEGV, müfredatını daha da zenginleştirebiliyor: S3 ve CloudFront’un sağladığı neredeyse sınırsız depolama ve dağıtım imkânıyla, dijital okuryazarlık veya STEM/STEAM eğitimi gibi yeni modüller içerik kütüphanesine eklenebiliyor. Gönüllüler ise çevrimiçi oturumlarda artık çok daha güvenilir araçlara sahip olduklarını belirtiyorlar – video konferanslar ve içerik paylaşımları beklenmedik kopmalar olmadan gerçekleşiyor. Bu da gönüllülerin zamanlarını teknik sorunlarla uğraşmak yerine çocuklara rehberlik etmeye odaklayabilmelerini sağlıyor.

Kesinti sürelerinin azalması ve platform erişiminin iyileşmesi, TEGV’nin eğitimde sürekliliği sağlamasına da katkı verdi. Bu durum, yüz yüze etkinliklerin durma noktasına geldiği COVID-19 pandemisi sırasında özellikle hayati önem taşıyordu; güçlendirilmiş dijital platform sayesinde TEGV, benzeri olağanüstü durumlarda dahi programlarını kesintisiz sürdürebilecek konumda. Normal zamanlarda ise, okul sonrası programlar internet bağlantısı olan her çocuğun istediği an erişebileceği bir yapıya kavuştu. Platformun eşzamanlı kullanıcı kapasitesinin üç katına çıkmış olması, TEGV’nin büyük çaplı etkinlikleri (örneğin ülke genelindeki çevrimiçi kodlama atölyeleri veya sanal yaz okulları) kimseyi dışarıda bırakmadan gerçekleştirebilmesi anlamına geliyor. Artık daha fazla gönüllü aynı anda çevrimiçi oturumlar düzenleyebiliyor; platformun buna engel olmayacağından eminler.

Hepsinden önemlisi, TEGV’in yenilenmiş dijital platformu, vakfın toplumsal misyonunu daha da güçlendirmiştir. Teknolojiyi etkin kullanarak TEGV, erişimini ve etkileşimini katbekat arttırıyor, böylece daha fazla çocuğun hayatında fark yaratıyor. Eskiden coğrafi konum veya kısıtlı yerel imkânlar nedeniyle eğitime tam katılamayan çocuklar, artık TEGV’in öğrenim ağının bir parçası haline geliyor; ihtiyaç duydukları eğitim içeriklerine yalnızca bir internet bağlantısıyla ulaşabiliyorlar. Aldıkları eğitimin kalitesi ve tutarlılığı artmış durumda; platforma katılan çocukların geri bildirimleri ve uzun süre çevrimiçi kalmaları, onların daha fazla motive olduklarını ortaya koyuyor. Uzun vadede, bu gelişme TEGV’in eğitimde eşitlik vizyonuna hizmet ediyor: her çocuk, sosyoekonomik arka planından bağımsız olarak, gerekli bilgi ve becerilere erişebilmelidir. AWS destekli TEGV Akademi dönüşümü, bulut teknolojisinin toplumsal fayda için nasıl bir çarpan etkisi yaratabileceğinin somut bir örneğidir – bir STK’nin etkisini maliyetleri aynı oranda artırmadan ölçeklendirmesini mümkün kılmıştır.

Sonuç

AWS bulut servislerini ve Sufle’nin profesyonel mühendislik yaklaşımını benimseyen TEGV, dijital eğitim platformunu başarıyla dönüştürmüş ve bu sayede çocukları güçlendirme misyonunu bir üst seviyeye taşımıştır. AWS ve Sufle ortaklığıyla TEGV Akademi, vakfın ihtiyaçlarıyla birlikte büyüyebilecek şekilde dayanıklı ve ölçeklenebilir bir ekosistem olarak yeniden inşa edildi. TEGV artık internet bağlantısı olan her çocuğa zengin, etkileşimli eğitim içeriklerini güvenli ve kesintisiz bir biçimde sunabiliyor. Bu dönüşüm, mevcut teknik zorlukları (ölçeklenebilirlik, performans ve güvenlik alanındaki sorunları) gidermekle kalmamış; aynı zamanda TEGV’yi gelecekteki yeniliklere de açık hale getirmiştir – vakıf, altyapısının bunu destekleyeceğinden emin bir şekilde yeni dijital öğrenme araçlarını deneyebilecek konumdadır.

Somut olarak bakıldığında AWS, TEGV’in misyonunu geniş ölçekte yerine getirmesine imkân sağladı: daha fazla çocuğa (daha fazla bölgede) ulaşmak, üstelik bunu eğitim kalitesinden ödün vermeden başarmak mümkün oldu. TEGV örneği, bir sivil toplum kuruluşunun bulut teknolojilerinden yararlanarak çok daha büyük kurumlara veya bütçelere özgü görünen bir çeviklik ve etki seviyesine erişebileceğini göstermektedir. Bu da teknolojinin, doğru bir toplumsal vizyonla birleştiğinde, nasıl bir etki çarpanı olabileceğinin altını çizmektedir.

Özetle AWS destekli dijital modernizasyon hamlesi, TEGV’in “eğitim herkes için” idealini çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirmesine olanak tanıdı. Türkiye’nin önde gelen eğitim vakfı TEGV, artık dijital omurgasının güçlü ve güvenilir olduğunu bilerek faaliyetlerini ölçeklendirebiliyor. Teknoloji ile toplumsal fayda doğru biçimde kesiştiğinde sonuçların ne denli dönüştürücü olabildiğini TEGV örneği açıkça gösteriyor – bulut inovasyonunun eğitimde eşit fırsatlar yaratmada nasıl kilit bir rol oynayabileceğine dair canlı bir kanıt sunuyor. Sufle gibi güvenilir bir iş ortağıyla yoluna devam eden TEGV, çocukların hayatlarını birer birer değiştirmeye ve “Bir çocuk değişir, Türkiye gelişir” vaadini tam anlamıyla yerine getirmeye hazır durumda.